9786257018432
595025
https://www.turkishbooks.com/books/nasil-cereyan-ettiyse-p595025.html
Nasıl Cereyan Ettiyse Bir Elektrik Mühendisinin Anıları
10.8
Daha çocuk yaşlarında iken, babam her akşam ufak deftere bir şeyler yazar, sonra bu defteri bir bavulda saklardı. Bir gün bavulu açtım. Bir sürü küçük defter, eski resim, çoğu eski Türkçe yazılmış belge, mektup, yazı... Artık kendime güzel bir meşgale bulmuştum. Okuldan döndükten sonra evde kimse yoksa babamın bavulunu açıp, günlüklerini okuyor, resimlere, belgelere bakıyordum. Babamın bu günlük tutma alışkanlığı ve arşivi beni de heveslendirdi. Önemli olayları, önceleri bir deftere not ederken, 1968 yılından itibaren günlük tutmaya başladım. Ayrıca elime geçen belge, resim, obje, kitap, defter, fatura, makbuz, bilet, anahtarlık gibi anı özelliği taşıyan her türlü nesneyi saklar hale geldim. İki tane anı-arşiv odam var. Anı yazmak, ölümün elinden bir şeyler kurtarmaktır. der Fransız yazar Andre Gide. Ona göre gerçek ölüm unutulmaktır. Toplum olarak geçmişimize pek önem vermiyoruz. Yaşadık, geçti, bitti, anlayışındayız! Bu kitap, ilk bakışta anılarımın sunumu gibi görünse de, seçilen konular, basit bir anı özelliğinden ziyade, okuyucuyu düşündürüp yorum yaptırabilecek, güldürebilecek, hayrete düşürebilecek, yok yahu bu kadar da olmaz, dedirtebilecek, yaşananlardan ders çıkartılabilecek niteliktedir. Anılarımı yazmaya karar verdikten sonra günlüklerimi yeniden okumaya başladım. Bu, kendimle yüzleşmek için bir fırsat oldu. İş hayatımda yaptığım hataların sonuçlarını daha iyi tahlil edebildim. İyi niyetli davranışlarımın zararlarını net olarak gördüm. Keşke şöyle yapsaydım, diyebildim. Yaptığım yanlışları hatırladıkça hem kendime kızdım, hem de keyif almaya başladım. Gezmeyi ve macerayı çok sevmem, adrenalin tutkum, meraklı ve araştırmacı kişiliğim yüzünden hayatım boyunca bana keyif ya da üzüntü veren birçok ilginç olayla karşılaştım. 1977 yılında başlayan iş hayatımın 2018 yılına kadar olan kısmında, 21 farklı şehirdeki şantiyelerimizde ve bu şantiyeler arası yollarda karşılaştığım ilginç olayların bir kısmı da bu kitapta yer alıyor.Anılarımın kaynağı, 1968 yılından bu yana kadar, yaşadığım her günü kaleme aldığım 60 adet ajandadır.
Daha çocuk yaşlarında iken, babam her akşam ufak deftere bir şeyler yazar, sonra bu defteri bir bavulda saklardı. Bir gün bavulu açtım. Bir sürü küçük defter, eski resim, çoğu eski Türkçe yazılmış belge, mektup, yazı... Artık kendime güzel bir meşgale bulmuştum. Okuldan döndükten sonra evde kimse yoksa babamın bavulunu açıp, günlüklerini okuyor, resimlere, belgelere bakıyordum. Babamın bu günlük tutma alışkanlığı ve arşivi beni de heveslendirdi. Önemli olayları, önceleri bir deftere not ederken, 1968 yılından itibaren günlük tutmaya başladım. Ayrıca elime geçen belge, resim, obje, kitap, defter, fatura, makbuz, bilet, anahtarlık gibi anı özelliği taşıyan her türlü nesneyi saklar hale geldim. İki tane anı-arşiv odam var. Anı yazmak, ölümün elinden bir şeyler kurtarmaktır. der Fransız yazar Andre Gide. Ona göre gerçek ölüm unutulmaktır. Toplum olarak geçmişimize pek önem vermiyoruz. Yaşadık, geçti, bitti, anlayışındayız! Bu kitap, ilk bakışta anılarımın sunumu gibi görünse de, seçilen konular, basit bir anı özelliğinden ziyade, okuyucuyu düşündürüp yorum yaptırabilecek, güldürebilecek, hayrete düşürebilecek, yok yahu bu kadar da olmaz, dedirtebilecek, yaşananlardan ders çıkartılabilecek niteliktedir. Anılarımı yazmaya karar verdikten sonra günlüklerimi yeniden okumaya başladım. Bu, kendimle yüzleşmek için bir fırsat oldu. İş hayatımda yaptığım hataların sonuçlarını daha iyi tahlil edebildim. İyi niyetli davranışlarımın zararlarını net olarak gördüm. Keşke şöyle yapsaydım, diyebildim. Yaptığım yanlışları hatırladıkça hem kendime kızdım, hem de keyif almaya başladım. Gezmeyi ve macerayı çok sevmem, adrenalin tutkum, meraklı ve araştırmacı kişiliğim yüzünden hayatım boyunca bana keyif ya da üzüntü veren birçok ilginç olayla karşılaştım. 1977 yılında başlayan iş hayatımın 2018 yılına kadar olan kısmında, 21 farklı şehirdeki şantiyelerimizde ve bu şantiyeler arası yollarda karşılaştığım ilginç olayların bir kısmı da bu kitapta yer alıyor.Anılarımın kaynağı, 1968 yılından bu yana kadar, yaşadığım her günü kaleme aldığım 60 adet ajandadır.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.