9786054274307
544413
https://www.turkishbooks.com/books/namlunun-ucundaki-mahalle-p544413.html
Namlunun Ucundaki Mahalle Gazi Mahallesi Olayları 12 - 13 Mart 1995
8.4
O meşum güne kadar mahallenin adını sakinleri ve komşu ilçeler dışında bilenler sınırlıydı.
Tapusuz ve sıvasız evleri, çamurlu yolları, işsizi ve yoksulu bol olan bu mahalleyi, bağlı bulunduğu ilçenin belediyesi bile unutup kaderine terk etmişti. Çoktan hurdaya ayrılması gereken o da saatte bir gelen otobüsleri de olmasa dış dünyaya bağlantıları külliyen kesilecekti. Ama yaşlı otobüsler sayesinde İstanbul'un merkezi noktalarına ulaşmasalar da hiç olmazsa komşu ilçelere kadar uzanabiliyorlardı...
Takvimler 12 Mart 1995 tarihini gösterdiği gece, mahallenin adını sadece Türkiye değil, cihan duydu. Üstelik mahalleyi tanıtmak adına kendilerinin özel bir çabası olmaksızın... O gece beyaz bir Renault Station marka otomobil, İsmetpaşa Caddes'nin başladığı tepeden bayır aşağıya süzülürken içinden uzanan eller dört kahveneyi taradı. Bir kişi yaşamını yitirdi. Katilleri taşıyan otobomil hiç acele etmeksizin biraz ötede çatallaşan yol ayrımından sağa saparak gözden kayboldu.
Yapılan saldırıyı ve polis ekiplerinin kayıtsızlığını protesto etmek isteyen mahalleli, karakola yürüdü. Polis ekipleri de bunu bekliyormuşçasına kendilerine taş atanlara mermi ile karşılık verdi..
Sevgili Orhan Tüleylioğlu, Gazi Olayını ve Davasını unutturmak isteyenlere inat dört dörtlük bir araştırmaya imza attı. Hem gelecek kuşaklara yanlış materyal bırakmamak hem de o üç gün Gazi'de yaşanan katliamı yeniden belleklere kazımak için yapılan bu çalışmayı çok önemsiyorum.
-Miyase İlknur-
Tapusuz ve sıvasız evleri, çamurlu yolları, işsizi ve yoksulu bol olan bu mahalleyi, bağlı bulunduğu ilçenin belediyesi bile unutup kaderine terk etmişti. Çoktan hurdaya ayrılması gereken o da saatte bir gelen otobüsleri de olmasa dış dünyaya bağlantıları külliyen kesilecekti. Ama yaşlı otobüsler sayesinde İstanbul'un merkezi noktalarına ulaşmasalar da hiç olmazsa komşu ilçelere kadar uzanabiliyorlardı...
Takvimler 12 Mart 1995 tarihini gösterdiği gece, mahallenin adını sadece Türkiye değil, cihan duydu. Üstelik mahalleyi tanıtmak adına kendilerinin özel bir çabası olmaksızın... O gece beyaz bir Renault Station marka otomobil, İsmetpaşa Caddes'nin başladığı tepeden bayır aşağıya süzülürken içinden uzanan eller dört kahveneyi taradı. Bir kişi yaşamını yitirdi. Katilleri taşıyan otobomil hiç acele etmeksizin biraz ötede çatallaşan yol ayrımından sağa saparak gözden kayboldu.
Yapılan saldırıyı ve polis ekiplerinin kayıtsızlığını protesto etmek isteyen mahalleli, karakola yürüdü. Polis ekipleri de bunu bekliyormuşçasına kendilerine taş atanlara mermi ile karşılık verdi..
Sevgili Orhan Tüleylioğlu, Gazi Olayını ve Davasını unutturmak isteyenlere inat dört dörtlük bir araştırmaya imza attı. Hem gelecek kuşaklara yanlış materyal bırakmamak hem de o üç gün Gazi'de yaşanan katliamı yeniden belleklere kazımak için yapılan bu çalışmayı çok önemsiyorum.
-Miyase İlknur-
O meşum güne kadar mahallenin adını sakinleri ve komşu ilçeler dışında bilenler sınırlıydı.
Tapusuz ve sıvasız evleri, çamurlu yolları, işsizi ve yoksulu bol olan bu mahalleyi, bağlı bulunduğu ilçenin belediyesi bile unutup kaderine terk etmişti. Çoktan hurdaya ayrılması gereken o da saatte bir gelen otobüsleri de olmasa dış dünyaya bağlantıları külliyen kesilecekti. Ama yaşlı otobüsler sayesinde İstanbul'un merkezi noktalarına ulaşmasalar da hiç olmazsa komşu ilçelere kadar uzanabiliyorlardı...
Takvimler 12 Mart 1995 tarihini gösterdiği gece, mahallenin adını sadece Türkiye değil, cihan duydu. Üstelik mahalleyi tanıtmak adına kendilerinin özel bir çabası olmaksızın... O gece beyaz bir Renault Station marka otomobil, İsmetpaşa Caddes'nin başladığı tepeden bayır aşağıya süzülürken içinden uzanan eller dört kahveneyi taradı. Bir kişi yaşamını yitirdi. Katilleri taşıyan otobomil hiç acele etmeksizin biraz ötede çatallaşan yol ayrımından sağa saparak gözden kayboldu.
Yapılan saldırıyı ve polis ekiplerinin kayıtsızlığını protesto etmek isteyen mahalleli, karakola yürüdü. Polis ekipleri de bunu bekliyormuşçasına kendilerine taş atanlara mermi ile karşılık verdi..
Sevgili Orhan Tüleylioğlu, Gazi Olayını ve Davasını unutturmak isteyenlere inat dört dörtlük bir araştırmaya imza attı. Hem gelecek kuşaklara yanlış materyal bırakmamak hem de o üç gün Gazi'de yaşanan katliamı yeniden belleklere kazımak için yapılan bu çalışmayı çok önemsiyorum.
-Miyase İlknur-
Tapusuz ve sıvasız evleri, çamurlu yolları, işsizi ve yoksulu bol olan bu mahalleyi, bağlı bulunduğu ilçenin belediyesi bile unutup kaderine terk etmişti. Çoktan hurdaya ayrılması gereken o da saatte bir gelen otobüsleri de olmasa dış dünyaya bağlantıları külliyen kesilecekti. Ama yaşlı otobüsler sayesinde İstanbul'un merkezi noktalarına ulaşmasalar da hiç olmazsa komşu ilçelere kadar uzanabiliyorlardı...
Takvimler 12 Mart 1995 tarihini gösterdiği gece, mahallenin adını sadece Türkiye değil, cihan duydu. Üstelik mahalleyi tanıtmak adına kendilerinin özel bir çabası olmaksızın... O gece beyaz bir Renault Station marka otomobil, İsmetpaşa Caddes'nin başladığı tepeden bayır aşağıya süzülürken içinden uzanan eller dört kahveneyi taradı. Bir kişi yaşamını yitirdi. Katilleri taşıyan otobomil hiç acele etmeksizin biraz ötede çatallaşan yol ayrımından sağa saparak gözden kayboldu.
Yapılan saldırıyı ve polis ekiplerinin kayıtsızlığını protesto etmek isteyen mahalleli, karakola yürüdü. Polis ekipleri de bunu bekliyormuşçasına kendilerine taş atanlara mermi ile karşılık verdi..
Sevgili Orhan Tüleylioğlu, Gazi Olayını ve Davasını unutturmak isteyenlere inat dört dörtlük bir araştırmaya imza attı. Hem gelecek kuşaklara yanlış materyal bırakmamak hem de o üç gün Gazi'de yaşanan katliamı yeniden belleklere kazımak için yapılan bu çalışmayı çok önemsiyorum.
-Miyase İlknur-
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.