Keşmir Dosyası

Stok Kodu:
9789756596142
Boyut:
150-210
Sayfa Sayısı:
373
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2003
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
4.44
3.56
9789756596142
7966
Keşmir Dosyası
Keşmir Dosyası
3.555
Hindistan'ın kuzeyinde ve Asya'nın hemen hemen ortasında yer alması sebebiyle Asya'nın kalbi ve Hindistan alt-kıtasının tacı şeklinde anılan Keşmir; Hindistan, Pakistan, Çin ve Afganistan arasındaki konumu ile büyük bir stratejik öneme haizdir. Bilinen tarihinin ilk dönemlerinden itibaren Türk kavimleri için ilgi merkezi olan Keşmir, bir süre Kuşan ve Ak-Hunlar'ın idaresinde kalır. Miladi XIV. Yüzyılda İslam dininin hızla yayıldığı bölgede çeşitli Müslüman hanedanlar kurulur. 1586'da Hind-Türk İmparatorluğu'nun egemenliğine giren Keşmir'in 1739'da Delhi'nin Nadir Şah Afşar tarafından yağmalanmasından sonra merkez hükümetiyle bağlantısı kesilir; ardından da bölge Afganistan'ın kurucusu sayılan Ahmed Şah Abdali'nin yönetimine geçer. 1819'da Lahor merkezli Sikh hakimiyetine giren Keşmir, 1846'da Sikhlerin İngilizler karşısında yenilmesinden sonra 16 Mart 1846 tarihinde imzalanan Amritsar Anlaşması ile de 7.500.000 rupi karşılığında tüm halkıyla beraber İngiliz taraftarı bir Hindu olan Gulab Singh'e satılır. 1947'de değin Dogra hanedanı tarafından yönetilen Keşmir, Hindistan ve Pakistan'ın bağımsızlıklarını kazandıkları tarihte öteki yerel Hint devletleri gibi iki dominyondan birini tercih etmek zorunda kalmıştır. Halkının büyük ekseriyeti Müslüman olmasına rağmen Hindu dinine mensup yöneticisinin Hindistan'a iltihak etmesini takiben Hint birliklerinin başkent Srinagar'a girmesiyle Keşmir ikiye bölünmüş, böylelikle günümüze kadar devam eden, Pakistan ile Hindistan'ı üç kez savaştıran ve defalarca savaşın eşiğine getiren Keşmir Sorunu başlamıştır. 1947'den itibaren İslam coğrafyasının sorunlu bölgelerinden biri olan Keşmir'de günümüzde de insanlar ölmekte, acı çekmekte ve yoğun insan hakları ihlalleri yaşanmaktadır. Bu kitapta yer alan makalelerde Keşmir'in günümüze kadarki tarihi serüveni, özellikle 1947 sonrası döneme vurgu yapılarak aktarılmış ve Pakistan ile Hindistan'ı defalarca karşı karşıya getiren bu karmaşık sorunun perde arkasında olup bitenler ile Keşmir'deki Müslümanların durumu gün ışığına çıkartılmaya çalışılmıştır.
Hindistan'ın kuzeyinde ve Asya'nın hemen hemen ortasında yer alması sebebiyle Asya'nın kalbi ve Hindistan alt-kıtasının tacı şeklinde anılan Keşmir; Hindistan, Pakistan, Çin ve Afganistan arasındaki konumu ile büyük bir stratejik öneme haizdir. Bilinen tarihinin ilk dönemlerinden itibaren Türk kavimleri için ilgi merkezi olan Keşmir, bir süre Kuşan ve Ak-Hunlar'ın idaresinde kalır. Miladi XIV. Yüzyılda İslam dininin hızla yayıldığı bölgede çeşitli Müslüman hanedanlar kurulur. 1586'da Hind-Türk İmparatorluğu'nun egemenliğine giren Keşmir'in 1739'da Delhi'nin Nadir Şah Afşar tarafından yağmalanmasından sonra merkez hükümetiyle bağlantısı kesilir; ardından da bölge Afganistan'ın kurucusu sayılan Ahmed Şah Abdali'nin yönetimine geçer. 1819'da Lahor merkezli Sikh hakimiyetine giren Keşmir, 1846'da Sikhlerin İngilizler karşısında yenilmesinden sonra 16 Mart 1846 tarihinde imzalanan Amritsar Anlaşması ile de 7.500.000 rupi karşılığında tüm halkıyla beraber İngiliz taraftarı bir Hindu olan Gulab Singh'e satılır. 1947'de değin Dogra hanedanı tarafından yönetilen Keşmir, Hindistan ve Pakistan'ın bağımsızlıklarını kazandıkları tarihte öteki yerel Hint devletleri gibi iki dominyondan birini tercih etmek zorunda kalmıştır. Halkının büyük ekseriyeti Müslüman olmasına rağmen Hindu dinine mensup yöneticisinin Hindistan'a iltihak etmesini takiben Hint birliklerinin başkent Srinagar'a girmesiyle Keşmir ikiye bölünmüş, böylelikle günümüze kadar devam eden, Pakistan ile Hindistan'ı üç kez savaştıran ve defalarca savaşın eşiğine getiren Keşmir Sorunu başlamıştır. 1947'den itibaren İslam coğrafyasının sorunlu bölgelerinden biri olan Keşmir'de günümüzde de insanlar ölmekte, acı çekmekte ve yoğun insan hakları ihlalleri yaşanmaktadır. Bu kitapta yer alan makalelerde Keşmir'in günümüze kadarki tarihi serüveni, özellikle 1947 sonrası döneme vurgu yapılarak aktarılmış ve Pakistan ile Hindistan'ı defalarca karşı karşıya getiren bu karmaşık sorunun perde arkasında olup bitenler ile Keşmir'deki Müslümanların durumu gün ışığına çıkartılmaya çalışılmıştır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat