He, Erkeğin içindeki dişil enerjinin kitabı; bir Jung analisti de olan Robert A. Johnson erkeğe mitolojiden de yararlanarak başka bir bakış atıyor. Jung’un tanımlamasına göre, her kadının bilinçdışında animus (maskülen yön), her erkeğin bilinçdışında ise anima (feminen yön) vardır. Bu özellikler cinsel ya da davranış unsuru olmaktan çok arketipsel enerjilerdir. Johnson, bu kitapta ve birlikte okunduğunda daha zevkli bir okuma serüveni sunan She, kitabında bu enerjilere yoğunlaşmaktadır. ‘…Modern Batı toplumundaki erkekler, kendi animalarını ayartmakta, kendi içlerindeki genç ve güzel kıza cinsel saldırıda bulunmaktadırlar. Zaman zaman erkeklerimizde ortaya çıkan o taşkın, aldatıcı, başına buyruk, her şeyden üstün ve tehlikeli ruhsal köpüklenme bu tür baştan çıkarmanın belirtisidir. Erkek, animasının gırtlağını sıkıp ya beni mutlu edersin ya da… der. Bu düpedüz ayartmadır. Erkek bunun bedelini ödeyecektir; çünkü her zaman yürürlükte olan ruhsal yasa gereğince, o taşkınlığın ardından, dengeyi sağlayacak olan bunalım mutlaka gelir.’ (s.73)
(Tanıtım Bülteninden)
He, Erkeğin içindeki dişil enerjinin kitabı; bir Jung analisti de olan Robert A. Johnson erkeğe mitolojiden de yararlanarak başka bir bakış atıyor. Jung’un tanımlamasına göre, her kadının bilinçdışında animus (maskülen yön), her erkeğin bilinçdışında ise anima (feminen yön) vardır. Bu özellikler cinsel ya da davranış unsuru olmaktan çok arketipsel enerjilerdir. Johnson, bu kitapta ve birlikte okunduğunda daha zevkli bir okuma serüveni sunan She, kitabında bu enerjilere yoğunlaşmaktadır. ‘…Modern Batı toplumundaki erkekler, kendi animalarını ayartmakta, kendi içlerindeki genç ve güzel kıza cinsel saldırıda bulunmaktadırlar. Zaman zaman erkeklerimizde ortaya çıkan o taşkın, aldatıcı, başına buyruk, her şeyden üstün ve tehlikeli ruhsal köpüklenme bu tür baştan çıkarmanın belirtisidir. Erkek, animasının gırtlağını sıkıp ya beni mutlu edersin ya da… der. Bu düpedüz ayartmadır. Erkek bunun bedelini ödeyecektir; çünkü her zaman yürürlükte olan ruhsal yasa gereğince, o taşkınlığın ardından, dengeyi sağlayacak olan bunalım mutlaka gelir.’ (s.73)
(Tanıtım Bülteninden)