9786057615855
485658
https://www.turkishbooks.com/books/haberlere-karsi-yasal-haklar-p485658.html
Haberlere Karşı Yasal Haklar
18.96
Soruşturma yada kovuşturmaya konu edilen gazete, televizyon, internet haberi, gazetecilik
faaliyeti kapsamında mıdır? Haber, ulusal-uluslararası mevzuatta düzenlenen ve mesleğe
tanınan yasal düzenleme ve yerleşik yargısal kriterler çerçevesinde mi sunulmuş yoksa
bunları aşarak ve kişilik haklarını ihlal ederek suç oluşturacak şekilde midir? İfade yada
basın özgürlüğü hakkı nedir, bu özgürlükler neyi kapsamaktadır? Bu hak hangi
sınırlamalara tabidir? Bu ve benzeri durumlarda, ceza mevzuatımıza göre, gazetecilerin
hangi suçlarla karşılaşmaları mümkün olabilir? Gazetecilerin haberlerine karşı ise
vatandaşların yada kamu - özel kurumların yasal hakları nelerdir? Bunu hangi ölçülerde ve
nasıl kullanabilirler? Toplatma ve yayın yasağı ile izinsiz ses-görüntü kaydı yapmanın
hukuki-cezai yönü nasıldır? Bu gibi soruları çoğaltmak mümkündür. İşte bu ve benzeri
sorulara cevap aradık.
Basın Kanunu'ndaki suçları yada basın yayın aracılığıyla işlendiğinde farklı bir boyuta
ulaşan tartışmalı konuları ile taraflarca sehven yapılan ancak ilgililerini mağdur edebilen
hususları ele aldık. Buna karşılık yapılmasında yarar gördüğümüz yasal yolları belirttik.
Zira habercilik alanında farklı ve anlaşılması biraz zor, kısmen de günümüz sorunlarına
yetersiz kalan mevzuat var. Vatandaşlar ve kurumlar yönünden, kendileriyle ilgili haberlere karşı yasal haklarını arama, gazeteciler yönünden ise basın özgürlüğü çerçevesinde haber
ve eleştirilerini savunma yolunda bir yol gösterici, ayrıca hukukçu meslektaşlar için de bir
yardımcı kaynak olacağını düşünüyorum.
Gazetecilik-habercilik, günümüzün en saygın ve dinamik mesleklerindendir. Halkın nesnel
olarak bilgilendirilmesi, yaşanan gelişmelerden haberdar edilmesi ve doğru bilgi akışının
sağlanması demokrasinin güçlenmesine ve gelişmesine önemli katkıda bulunur. Haberdeki
içerik, açıklama, eleştiri ve değer yargısı biçimindeki bilginin gerçek ve güncel olması
gerekir. Haber yapılmasında kamunun ilgi ve yararı, açıklanış şekli ile konusu arasında
düşünsel bir bağın bulunması lazımdır. İçeriği, bir dereceye kadar abartma ve hatta
kışkırtmaya başvurma hakkını içerse de küçültücü, hakaret edici sözlerin kullanılmaması
beklenir. Bu unsurları karşılayan uygulama kuşkusuz toplumu ve insanlığı daima öne
taşıyacaktır.
faaliyeti kapsamında mıdır? Haber, ulusal-uluslararası mevzuatta düzenlenen ve mesleğe
tanınan yasal düzenleme ve yerleşik yargısal kriterler çerçevesinde mi sunulmuş yoksa
bunları aşarak ve kişilik haklarını ihlal ederek suç oluşturacak şekilde midir? İfade yada
basın özgürlüğü hakkı nedir, bu özgürlükler neyi kapsamaktadır? Bu hak hangi
sınırlamalara tabidir? Bu ve benzeri durumlarda, ceza mevzuatımıza göre, gazetecilerin
hangi suçlarla karşılaşmaları mümkün olabilir? Gazetecilerin haberlerine karşı ise
vatandaşların yada kamu - özel kurumların yasal hakları nelerdir? Bunu hangi ölçülerde ve
nasıl kullanabilirler? Toplatma ve yayın yasağı ile izinsiz ses-görüntü kaydı yapmanın
hukuki-cezai yönü nasıldır? Bu gibi soruları çoğaltmak mümkündür. İşte bu ve benzeri
sorulara cevap aradık.
Basın Kanunu'ndaki suçları yada basın yayın aracılığıyla işlendiğinde farklı bir boyuta
ulaşan tartışmalı konuları ile taraflarca sehven yapılan ancak ilgililerini mağdur edebilen
hususları ele aldık. Buna karşılık yapılmasında yarar gördüğümüz yasal yolları belirttik.
Zira habercilik alanında farklı ve anlaşılması biraz zor, kısmen de günümüz sorunlarına
yetersiz kalan mevzuat var. Vatandaşlar ve kurumlar yönünden, kendileriyle ilgili haberlere karşı yasal haklarını arama, gazeteciler yönünden ise basın özgürlüğü çerçevesinde haber
ve eleştirilerini savunma yolunda bir yol gösterici, ayrıca hukukçu meslektaşlar için de bir
yardımcı kaynak olacağını düşünüyorum.
Gazetecilik-habercilik, günümüzün en saygın ve dinamik mesleklerindendir. Halkın nesnel
olarak bilgilendirilmesi, yaşanan gelişmelerden haberdar edilmesi ve doğru bilgi akışının
sağlanması demokrasinin güçlenmesine ve gelişmesine önemli katkıda bulunur. Haberdeki
içerik, açıklama, eleştiri ve değer yargısı biçimindeki bilginin gerçek ve güncel olması
gerekir. Haber yapılmasında kamunun ilgi ve yararı, açıklanış şekli ile konusu arasında
düşünsel bir bağın bulunması lazımdır. İçeriği, bir dereceye kadar abartma ve hatta
kışkırtmaya başvurma hakkını içerse de küçültücü, hakaret edici sözlerin kullanılmaması
beklenir. Bu unsurları karşılayan uygulama kuşkusuz toplumu ve insanlığı daima öne
taşıyacaktır.
Soruşturma yada kovuşturmaya konu edilen gazete, televizyon, internet haberi, gazetecilik
faaliyeti kapsamında mıdır? Haber, ulusal-uluslararası mevzuatta düzenlenen ve mesleğe
tanınan yasal düzenleme ve yerleşik yargısal kriterler çerçevesinde mi sunulmuş yoksa
bunları aşarak ve kişilik haklarını ihlal ederek suç oluşturacak şekilde midir? İfade yada
basın özgürlüğü hakkı nedir, bu özgürlükler neyi kapsamaktadır? Bu hak hangi
sınırlamalara tabidir? Bu ve benzeri durumlarda, ceza mevzuatımıza göre, gazetecilerin
hangi suçlarla karşılaşmaları mümkün olabilir? Gazetecilerin haberlerine karşı ise
vatandaşların yada kamu - özel kurumların yasal hakları nelerdir? Bunu hangi ölçülerde ve
nasıl kullanabilirler? Toplatma ve yayın yasağı ile izinsiz ses-görüntü kaydı yapmanın
hukuki-cezai yönü nasıldır? Bu gibi soruları çoğaltmak mümkündür. İşte bu ve benzeri
sorulara cevap aradık.
Basın Kanunu'ndaki suçları yada basın yayın aracılığıyla işlendiğinde farklı bir boyuta
ulaşan tartışmalı konuları ile taraflarca sehven yapılan ancak ilgililerini mağdur edebilen
hususları ele aldık. Buna karşılık yapılmasında yarar gördüğümüz yasal yolları belirttik.
Zira habercilik alanında farklı ve anlaşılması biraz zor, kısmen de günümüz sorunlarına
yetersiz kalan mevzuat var. Vatandaşlar ve kurumlar yönünden, kendileriyle ilgili haberlere karşı yasal haklarını arama, gazeteciler yönünden ise basın özgürlüğü çerçevesinde haber
ve eleştirilerini savunma yolunda bir yol gösterici, ayrıca hukukçu meslektaşlar için de bir
yardımcı kaynak olacağını düşünüyorum.
Gazetecilik-habercilik, günümüzün en saygın ve dinamik mesleklerindendir. Halkın nesnel
olarak bilgilendirilmesi, yaşanan gelişmelerden haberdar edilmesi ve doğru bilgi akışının
sağlanması demokrasinin güçlenmesine ve gelişmesine önemli katkıda bulunur. Haberdeki
içerik, açıklama, eleştiri ve değer yargısı biçimindeki bilginin gerçek ve güncel olması
gerekir. Haber yapılmasında kamunun ilgi ve yararı, açıklanış şekli ile konusu arasında
düşünsel bir bağın bulunması lazımdır. İçeriği, bir dereceye kadar abartma ve hatta
kışkırtmaya başvurma hakkını içerse de küçültücü, hakaret edici sözlerin kullanılmaması
beklenir. Bu unsurları karşılayan uygulama kuşkusuz toplumu ve insanlığı daima öne
taşıyacaktır.
faaliyeti kapsamında mıdır? Haber, ulusal-uluslararası mevzuatta düzenlenen ve mesleğe
tanınan yasal düzenleme ve yerleşik yargısal kriterler çerçevesinde mi sunulmuş yoksa
bunları aşarak ve kişilik haklarını ihlal ederek suç oluşturacak şekilde midir? İfade yada
basın özgürlüğü hakkı nedir, bu özgürlükler neyi kapsamaktadır? Bu hak hangi
sınırlamalara tabidir? Bu ve benzeri durumlarda, ceza mevzuatımıza göre, gazetecilerin
hangi suçlarla karşılaşmaları mümkün olabilir? Gazetecilerin haberlerine karşı ise
vatandaşların yada kamu - özel kurumların yasal hakları nelerdir? Bunu hangi ölçülerde ve
nasıl kullanabilirler? Toplatma ve yayın yasağı ile izinsiz ses-görüntü kaydı yapmanın
hukuki-cezai yönü nasıldır? Bu gibi soruları çoğaltmak mümkündür. İşte bu ve benzeri
sorulara cevap aradık.
Basın Kanunu'ndaki suçları yada basın yayın aracılığıyla işlendiğinde farklı bir boyuta
ulaşan tartışmalı konuları ile taraflarca sehven yapılan ancak ilgililerini mağdur edebilen
hususları ele aldık. Buna karşılık yapılmasında yarar gördüğümüz yasal yolları belirttik.
Zira habercilik alanında farklı ve anlaşılması biraz zor, kısmen de günümüz sorunlarına
yetersiz kalan mevzuat var. Vatandaşlar ve kurumlar yönünden, kendileriyle ilgili haberlere karşı yasal haklarını arama, gazeteciler yönünden ise basın özgürlüğü çerçevesinde haber
ve eleştirilerini savunma yolunda bir yol gösterici, ayrıca hukukçu meslektaşlar için de bir
yardımcı kaynak olacağını düşünüyorum.
Gazetecilik-habercilik, günümüzün en saygın ve dinamik mesleklerindendir. Halkın nesnel
olarak bilgilendirilmesi, yaşanan gelişmelerden haberdar edilmesi ve doğru bilgi akışının
sağlanması demokrasinin güçlenmesine ve gelişmesine önemli katkıda bulunur. Haberdeki
içerik, açıklama, eleştiri ve değer yargısı biçimindeki bilginin gerçek ve güncel olması
gerekir. Haber yapılmasında kamunun ilgi ve yararı, açıklanış şekli ile konusu arasında
düşünsel bir bağın bulunması lazımdır. İçeriği, bir dereceye kadar abartma ve hatta
kışkırtmaya başvurma hakkını içerse de küçültücü, hakaret edici sözlerin kullanılmaması
beklenir. Bu unsurları karşılayan uygulama kuşkusuz toplumu ve insanlığı daima öne
taşıyacaktır.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.