9786257980852
501843
https://www.turkishbooks.com/books/falaka-p501843.html
Falaka
3.6
Toplandık. Ağaçlıklı bir yere doğru gittik, öbek, öbek, büyük sahanlar konulmuş.
Ağızlarına kadar 'türlü' dolu... Kaşıklar, ekmek dilimleri dizili.
Çömelen çömelene... Lokmasını koparıp yiyen yiyene... Türlü sahanlar bitti. Helva sahanları geldi.
Kaşık atan atana... Su istediğiniz kadar. Avaz avaz bağırıyorlar:
Su isteyen var mı?
Öyle ya, su aziz, kutsal şey! Ekmek kıskanılır, su kıskanılmaz.
Koşmacasına yarış, yenmecesine güreş, ağaçlar arasında saklambaç, köşe kapmaca, uçurtma tutma,
el ele kol kola, ağızlarda haralop, şaralop macun çevirme, şekerci horozunu fesinin ibiğine takıp
çırpma çırpına ötme, taş atma, takla kılma, omuza binme...
Derken yine bizim kalfanın sesi: Haydi toplanın... Gidiyoruz!
İşte bu geri dönüş çok üzücüydü. Hepimizin yüzü al al, burun, dudak çevreleri pis, eller kir içinde.
Özellikle pantolon, şalvar diz yerleri yemyeşil. Ezik büzük feslerden pek çoğu püskülsüz.
Ağızlarına kadar 'türlü' dolu... Kaşıklar, ekmek dilimleri dizili.
Çömelen çömelene... Lokmasını koparıp yiyen yiyene... Türlü sahanlar bitti. Helva sahanları geldi.
Kaşık atan atana... Su istediğiniz kadar. Avaz avaz bağırıyorlar:
Su isteyen var mı?
Öyle ya, su aziz, kutsal şey! Ekmek kıskanılır, su kıskanılmaz.
Koşmacasına yarış, yenmecesine güreş, ağaçlar arasında saklambaç, köşe kapmaca, uçurtma tutma,
el ele kol kola, ağızlarda haralop, şaralop macun çevirme, şekerci horozunu fesinin ibiğine takıp
çırpma çırpına ötme, taş atma, takla kılma, omuza binme...
Derken yine bizim kalfanın sesi: Haydi toplanın... Gidiyoruz!
İşte bu geri dönüş çok üzücüydü. Hepimizin yüzü al al, burun, dudak çevreleri pis, eller kir içinde.
Özellikle pantolon, şalvar diz yerleri yemyeşil. Ezik büzük feslerden pek çoğu püskülsüz.
Toplandık. Ağaçlıklı bir yere doğru gittik, öbek, öbek, büyük sahanlar konulmuş.
Ağızlarına kadar 'türlü' dolu... Kaşıklar, ekmek dilimleri dizili.
Çömelen çömelene... Lokmasını koparıp yiyen yiyene... Türlü sahanlar bitti. Helva sahanları geldi.
Kaşık atan atana... Su istediğiniz kadar. Avaz avaz bağırıyorlar:
Su isteyen var mı?
Öyle ya, su aziz, kutsal şey! Ekmek kıskanılır, su kıskanılmaz.
Koşmacasına yarış, yenmecesine güreş, ağaçlar arasında saklambaç, köşe kapmaca, uçurtma tutma,
el ele kol kola, ağızlarda haralop, şaralop macun çevirme, şekerci horozunu fesinin ibiğine takıp
çırpma çırpına ötme, taş atma, takla kılma, omuza binme...
Derken yine bizim kalfanın sesi: Haydi toplanın... Gidiyoruz!
İşte bu geri dönüş çok üzücüydü. Hepimizin yüzü al al, burun, dudak çevreleri pis, eller kir içinde.
Özellikle pantolon, şalvar diz yerleri yemyeşil. Ezik büzük feslerden pek çoğu püskülsüz.
Ağızlarına kadar 'türlü' dolu... Kaşıklar, ekmek dilimleri dizili.
Çömelen çömelene... Lokmasını koparıp yiyen yiyene... Türlü sahanlar bitti. Helva sahanları geldi.
Kaşık atan atana... Su istediğiniz kadar. Avaz avaz bağırıyorlar:
Su isteyen var mı?
Öyle ya, su aziz, kutsal şey! Ekmek kıskanılır, su kıskanılmaz.
Koşmacasına yarış, yenmecesine güreş, ağaçlar arasında saklambaç, köşe kapmaca, uçurtma tutma,
el ele kol kola, ağızlarda haralop, şaralop macun çevirme, şekerci horozunu fesinin ibiğine takıp
çırpma çırpına ötme, taş atma, takla kılma, omuza binme...
Derken yine bizim kalfanın sesi: Haydi toplanın... Gidiyoruz!
İşte bu geri dönüş çok üzücüydü. Hepimizin yüzü al al, burun, dudak çevreleri pis, eller kir içinde.
Özellikle pantolon, şalvar diz yerleri yemyeşil. Ezik büzük feslerden pek çoğu püskülsüz.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.