9786058785649
363987
https://www.turkishbooks.com/books/bes-kizkardes-p363987.html
Beş Kızkardeş Beş Narodnik Kadının Anıları
4.8
Beş Kızkardeş Kaldıraç Yayınevi olarak yayınlamaya başladığımız Kadın Kitaplığı dizisinin, Liberalizm / Muhafazakarlık Kıskacında: KADIN adlı eserinden sonra ikinci kitabı.
Sınıflı toplumların tarihinde ikinci cins olarak hep daha fazla sömürülen kadınlar, kendileri ve tüm toplumun değiştirilmesi için mücadele alanlarına çıktıkça özgürleşiyor. Sınıflı toplumlar; işçi sınıfının öncülüğünde dünya devrimi gerçekleştiğinde son bulacak. Komünizm; herkesten yeteneği kadar, herkese ihtiyacı kadar, diye formüle edebileceğimiz yeni bir üretim ve bölüşüm sistemi olarak aslında yeni insanın da tarihi demek. İşte o zaman kadın da ikinci cins olmaktan kurtulup iki cinsten biri olarak tarih sahnesinde yerini alacak. Fakat bu kadın sorunlarının ötelenmesi demek değil! Aksine her sorunda olduğu gibi, çözmeye bugünden başlamak zorunda olduğumuz bir sorun.
19. yüzyıl hareketi koşulları göz önüne alındığında olağanüstü denecek kadar önemli roller üstlenmiş olan kadınlar, ağırlıklı faaliyet biçimi olan köylü sınıfı arasında yürütülen propaganda çalışmasından, l Mart 1881de Çar II. Alexandera yapılan suikastla doruk noktasına ulaşan politik terörizm aşamasına kadar hareketin her evresinde yer aldılar. Dahası sık sık öncülük görevini üstleniyorlardı. Bu kitapta anıları sunulan beş kadından Olga Liubatovich, fabrika işçisi olarak çalışan ilk devrimci propagandacılar grubunun üyesiydi; 1878de Vera Zasulich, 1881den sonraki dönemdeyse Vera Figner, Çara suikast düzenleyen parti olan Halkın İradesinin lideri olarak tanındı. Kitapta yer alan anılar da, çocukluklarından başlayarak -çoğunun- yurt dışında devam eden eğitim yılları, bu yıllarda yeni gelişen Rus devrimci hareketi ile tanışmaları ve daha sonrasında tekrar Rusya'ya dönerek halka gidiş hareketi, Çar II. Alexander suikastı vb. eylemlerde yer almaları gibi dönüm noktaları üzerinden şekilleniyor.
Komünizme doğru yürürken, kadınların erkeklerden daha fazla mücadele etmesi gerektiği gerçeğinden hareketle, yayınevi olarak tarihte ve mücadelede kadınlar için ayrı bir dizi başlatarak, bu tarihe ve mücadeleye katkıda bulunmak istedik.
Kaldıraç Yayınevi olarak özellikle devrimci mücadeleye katılmış tüm dünyadan kadınların belki de unutulmaya yüz tutmuş; ancak hatırlanması gereken, belki bugüne ışık tutacak, can verecek hayat hikayelerini yayımlamaya devam edeceğiz.
Eylem öğretiyor. Okuyalım eyleyelim.
Arka Kapak Yazısı:
Ne istiyorsun?
İyi hal belgesi.
Kurşun kalemle bir şeyler yazdı ve yanımdakine döndü.
Tabanca elimdeydi. Tetiğe bastım... Ateş almadı.
Kalbim durmuştu. Yine bastım Bir silah sesi, çığlıklar.
Şimdi beni dövmeye başlayacaklar. Pek çok kez düşünmüş olduğum olaylar dizisi içinde bir sonraki adım buydu.
Fakat bunun yerine bir sessizlik oldu.
-Vera Zasulich
Narodnikler, hareketin incelemesinde kullanılan kaynakların belki de en önemli gövdesini oluşturan zengin bir anı edebiyatı bıraktılar geriye. Bu zengin anı edebiyatını oluşturan başlıca elyazmalarının sahiplerinin; 1800'li yılların ikinci yarısında doğup büyümüş, hemen hepsi üst tabaka ya da zengin ailelerden gelen beş Narodnik kadının anılarının derlenmesiyle oluşturulmuş bir kitap Beş Kızkardeş.
19. yüzyıl hareketi koşullarına göre şaşırtıcı biçimde önemli roller üstlenmiş olan kadınların anılarını okurken, bir yandan kendi kuşağımıza özgü olduğunu düşündüğümüz çoğu şeyin aslında 19. yüzyıl Rusyasının hareket ve eylemlerinin tekrarı olduğunu izleyecek, bir yandan da tüm ayrıcalıklarını bir kenara bırakarak, kendileri için, kendileri adına çizilmiş kaderi redderek devrimci harekete katılan, belki bazılarını tanıdığınız bu kadınların hepsinin destansı ve sıradan hayat hikâyelerine şahit olacaksınız.
Sınıflı toplumların tarihinde ikinci cins olarak hep daha fazla sömürülen kadınlar, kendileri ve tüm toplumun değiştirilmesi için mücadele alanlarına çıktıkça özgürleşiyor. Sınıflı toplumlar; işçi sınıfının öncülüğünde dünya devrimi gerçekleştiğinde son bulacak. Komünizm; herkesten yeteneği kadar, herkese ihtiyacı kadar, diye formüle edebileceğimiz yeni bir üretim ve bölüşüm sistemi olarak aslında yeni insanın da tarihi demek. İşte o zaman kadın da ikinci cins olmaktan kurtulup iki cinsten biri olarak tarih sahnesinde yerini alacak. Fakat bu kadın sorunlarının ötelenmesi demek değil! Aksine her sorunda olduğu gibi, çözmeye bugünden başlamak zorunda olduğumuz bir sorun.
19. yüzyıl hareketi koşulları göz önüne alındığında olağanüstü denecek kadar önemli roller üstlenmiş olan kadınlar, ağırlıklı faaliyet biçimi olan köylü sınıfı arasında yürütülen propaganda çalışmasından, l Mart 1881de Çar II. Alexandera yapılan suikastla doruk noktasına ulaşan politik terörizm aşamasına kadar hareketin her evresinde yer aldılar. Dahası sık sık öncülük görevini üstleniyorlardı. Bu kitapta anıları sunulan beş kadından Olga Liubatovich, fabrika işçisi olarak çalışan ilk devrimci propagandacılar grubunun üyesiydi; 1878de Vera Zasulich, 1881den sonraki dönemdeyse Vera Figner, Çara suikast düzenleyen parti olan Halkın İradesinin lideri olarak tanındı. Kitapta yer alan anılar da, çocukluklarından başlayarak -çoğunun- yurt dışında devam eden eğitim yılları, bu yıllarda yeni gelişen Rus devrimci hareketi ile tanışmaları ve daha sonrasında tekrar Rusya'ya dönerek halka gidiş hareketi, Çar II. Alexander suikastı vb. eylemlerde yer almaları gibi dönüm noktaları üzerinden şekilleniyor.
Komünizme doğru yürürken, kadınların erkeklerden daha fazla mücadele etmesi gerektiği gerçeğinden hareketle, yayınevi olarak tarihte ve mücadelede kadınlar için ayrı bir dizi başlatarak, bu tarihe ve mücadeleye katkıda bulunmak istedik.
Kaldıraç Yayınevi olarak özellikle devrimci mücadeleye katılmış tüm dünyadan kadınların belki de unutulmaya yüz tutmuş; ancak hatırlanması gereken, belki bugüne ışık tutacak, can verecek hayat hikayelerini yayımlamaya devam edeceğiz.
Eylem öğretiyor. Okuyalım eyleyelim.
Arka Kapak Yazısı:
Ne istiyorsun?
İyi hal belgesi.
Kurşun kalemle bir şeyler yazdı ve yanımdakine döndü.
Tabanca elimdeydi. Tetiğe bastım... Ateş almadı.
Kalbim durmuştu. Yine bastım Bir silah sesi, çığlıklar.
Şimdi beni dövmeye başlayacaklar. Pek çok kez düşünmüş olduğum olaylar dizisi içinde bir sonraki adım buydu.
Fakat bunun yerine bir sessizlik oldu.
-Vera Zasulich
Narodnikler, hareketin incelemesinde kullanılan kaynakların belki de en önemli gövdesini oluşturan zengin bir anı edebiyatı bıraktılar geriye. Bu zengin anı edebiyatını oluşturan başlıca elyazmalarının sahiplerinin; 1800'li yılların ikinci yarısında doğup büyümüş, hemen hepsi üst tabaka ya da zengin ailelerden gelen beş Narodnik kadının anılarının derlenmesiyle oluşturulmuş bir kitap Beş Kızkardeş.
19. yüzyıl hareketi koşullarına göre şaşırtıcı biçimde önemli roller üstlenmiş olan kadınların anılarını okurken, bir yandan kendi kuşağımıza özgü olduğunu düşündüğümüz çoğu şeyin aslında 19. yüzyıl Rusyasının hareket ve eylemlerinin tekrarı olduğunu izleyecek, bir yandan da tüm ayrıcalıklarını bir kenara bırakarak, kendileri için, kendileri adına çizilmiş kaderi redderek devrimci harekete katılan, belki bazılarını tanıdığınız bu kadınların hepsinin destansı ve sıradan hayat hikâyelerine şahit olacaksınız.
Beş Kızkardeş Kaldıraç Yayınevi olarak yayınlamaya başladığımız Kadın Kitaplığı dizisinin, Liberalizm / Muhafazakarlık Kıskacında: KADIN adlı eserinden sonra ikinci kitabı.
Sınıflı toplumların tarihinde ikinci cins olarak hep daha fazla sömürülen kadınlar, kendileri ve tüm toplumun değiştirilmesi için mücadele alanlarına çıktıkça özgürleşiyor. Sınıflı toplumlar; işçi sınıfının öncülüğünde dünya devrimi gerçekleştiğinde son bulacak. Komünizm; herkesten yeteneği kadar, herkese ihtiyacı kadar, diye formüle edebileceğimiz yeni bir üretim ve bölüşüm sistemi olarak aslında yeni insanın da tarihi demek. İşte o zaman kadın da ikinci cins olmaktan kurtulup iki cinsten biri olarak tarih sahnesinde yerini alacak. Fakat bu kadın sorunlarının ötelenmesi demek değil! Aksine her sorunda olduğu gibi, çözmeye bugünden başlamak zorunda olduğumuz bir sorun.
19. yüzyıl hareketi koşulları göz önüne alındığında olağanüstü denecek kadar önemli roller üstlenmiş olan kadınlar, ağırlıklı faaliyet biçimi olan köylü sınıfı arasında yürütülen propaganda çalışmasından, l Mart 1881de Çar II. Alexandera yapılan suikastla doruk noktasına ulaşan politik terörizm aşamasına kadar hareketin her evresinde yer aldılar. Dahası sık sık öncülük görevini üstleniyorlardı. Bu kitapta anıları sunulan beş kadından Olga Liubatovich, fabrika işçisi olarak çalışan ilk devrimci propagandacılar grubunun üyesiydi; 1878de Vera Zasulich, 1881den sonraki dönemdeyse Vera Figner, Çara suikast düzenleyen parti olan Halkın İradesinin lideri olarak tanındı. Kitapta yer alan anılar da, çocukluklarından başlayarak -çoğunun- yurt dışında devam eden eğitim yılları, bu yıllarda yeni gelişen Rus devrimci hareketi ile tanışmaları ve daha sonrasında tekrar Rusya'ya dönerek halka gidiş hareketi, Çar II. Alexander suikastı vb. eylemlerde yer almaları gibi dönüm noktaları üzerinden şekilleniyor.
Komünizme doğru yürürken, kadınların erkeklerden daha fazla mücadele etmesi gerektiği gerçeğinden hareketle, yayınevi olarak tarihte ve mücadelede kadınlar için ayrı bir dizi başlatarak, bu tarihe ve mücadeleye katkıda bulunmak istedik.
Kaldıraç Yayınevi olarak özellikle devrimci mücadeleye katılmış tüm dünyadan kadınların belki de unutulmaya yüz tutmuş; ancak hatırlanması gereken, belki bugüne ışık tutacak, can verecek hayat hikayelerini yayımlamaya devam edeceğiz.
Eylem öğretiyor. Okuyalım eyleyelim.
Arka Kapak Yazısı:
Ne istiyorsun?
İyi hal belgesi.
Kurşun kalemle bir şeyler yazdı ve yanımdakine döndü.
Tabanca elimdeydi. Tetiğe bastım... Ateş almadı.
Kalbim durmuştu. Yine bastım Bir silah sesi, çığlıklar.
Şimdi beni dövmeye başlayacaklar. Pek çok kez düşünmüş olduğum olaylar dizisi içinde bir sonraki adım buydu.
Fakat bunun yerine bir sessizlik oldu.
-Vera Zasulich
Narodnikler, hareketin incelemesinde kullanılan kaynakların belki de en önemli gövdesini oluşturan zengin bir anı edebiyatı bıraktılar geriye. Bu zengin anı edebiyatını oluşturan başlıca elyazmalarının sahiplerinin; 1800'li yılların ikinci yarısında doğup büyümüş, hemen hepsi üst tabaka ya da zengin ailelerden gelen beş Narodnik kadının anılarının derlenmesiyle oluşturulmuş bir kitap Beş Kızkardeş.
19. yüzyıl hareketi koşullarına göre şaşırtıcı biçimde önemli roller üstlenmiş olan kadınların anılarını okurken, bir yandan kendi kuşağımıza özgü olduğunu düşündüğümüz çoğu şeyin aslında 19. yüzyıl Rusyasının hareket ve eylemlerinin tekrarı olduğunu izleyecek, bir yandan da tüm ayrıcalıklarını bir kenara bırakarak, kendileri için, kendileri adına çizilmiş kaderi redderek devrimci harekete katılan, belki bazılarını tanıdığınız bu kadınların hepsinin destansı ve sıradan hayat hikâyelerine şahit olacaksınız.
Sınıflı toplumların tarihinde ikinci cins olarak hep daha fazla sömürülen kadınlar, kendileri ve tüm toplumun değiştirilmesi için mücadele alanlarına çıktıkça özgürleşiyor. Sınıflı toplumlar; işçi sınıfının öncülüğünde dünya devrimi gerçekleştiğinde son bulacak. Komünizm; herkesten yeteneği kadar, herkese ihtiyacı kadar, diye formüle edebileceğimiz yeni bir üretim ve bölüşüm sistemi olarak aslında yeni insanın da tarihi demek. İşte o zaman kadın da ikinci cins olmaktan kurtulup iki cinsten biri olarak tarih sahnesinde yerini alacak. Fakat bu kadın sorunlarının ötelenmesi demek değil! Aksine her sorunda olduğu gibi, çözmeye bugünden başlamak zorunda olduğumuz bir sorun.
19. yüzyıl hareketi koşulları göz önüne alındığında olağanüstü denecek kadar önemli roller üstlenmiş olan kadınlar, ağırlıklı faaliyet biçimi olan köylü sınıfı arasında yürütülen propaganda çalışmasından, l Mart 1881de Çar II. Alexandera yapılan suikastla doruk noktasına ulaşan politik terörizm aşamasına kadar hareketin her evresinde yer aldılar. Dahası sık sık öncülük görevini üstleniyorlardı. Bu kitapta anıları sunulan beş kadından Olga Liubatovich, fabrika işçisi olarak çalışan ilk devrimci propagandacılar grubunun üyesiydi; 1878de Vera Zasulich, 1881den sonraki dönemdeyse Vera Figner, Çara suikast düzenleyen parti olan Halkın İradesinin lideri olarak tanındı. Kitapta yer alan anılar da, çocukluklarından başlayarak -çoğunun- yurt dışında devam eden eğitim yılları, bu yıllarda yeni gelişen Rus devrimci hareketi ile tanışmaları ve daha sonrasında tekrar Rusya'ya dönerek halka gidiş hareketi, Çar II. Alexander suikastı vb. eylemlerde yer almaları gibi dönüm noktaları üzerinden şekilleniyor.
Komünizme doğru yürürken, kadınların erkeklerden daha fazla mücadele etmesi gerektiği gerçeğinden hareketle, yayınevi olarak tarihte ve mücadelede kadınlar için ayrı bir dizi başlatarak, bu tarihe ve mücadeleye katkıda bulunmak istedik.
Kaldıraç Yayınevi olarak özellikle devrimci mücadeleye katılmış tüm dünyadan kadınların belki de unutulmaya yüz tutmuş; ancak hatırlanması gereken, belki bugüne ışık tutacak, can verecek hayat hikayelerini yayımlamaya devam edeceğiz.
Eylem öğretiyor. Okuyalım eyleyelim.
Arka Kapak Yazısı:
Ne istiyorsun?
İyi hal belgesi.
Kurşun kalemle bir şeyler yazdı ve yanımdakine döndü.
Tabanca elimdeydi. Tetiğe bastım... Ateş almadı.
Kalbim durmuştu. Yine bastım Bir silah sesi, çığlıklar.
Şimdi beni dövmeye başlayacaklar. Pek çok kez düşünmüş olduğum olaylar dizisi içinde bir sonraki adım buydu.
Fakat bunun yerine bir sessizlik oldu.
-Vera Zasulich
Narodnikler, hareketin incelemesinde kullanılan kaynakların belki de en önemli gövdesini oluşturan zengin bir anı edebiyatı bıraktılar geriye. Bu zengin anı edebiyatını oluşturan başlıca elyazmalarının sahiplerinin; 1800'li yılların ikinci yarısında doğup büyümüş, hemen hepsi üst tabaka ya da zengin ailelerden gelen beş Narodnik kadının anılarının derlenmesiyle oluşturulmuş bir kitap Beş Kızkardeş.
19. yüzyıl hareketi koşullarına göre şaşırtıcı biçimde önemli roller üstlenmiş olan kadınların anılarını okurken, bir yandan kendi kuşağımıza özgü olduğunu düşündüğümüz çoğu şeyin aslında 19. yüzyıl Rusyasının hareket ve eylemlerinin tekrarı olduğunu izleyecek, bir yandan da tüm ayrıcalıklarını bir kenara bırakarak, kendileri için, kendileri adına çizilmiş kaderi redderek devrimci harekete katılan, belki bazılarını tanıdığınız bu kadınların hepsinin destansı ve sıradan hayat hikâyelerine şahit olacaksınız.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.