9786055717322
366313
https://www.turkishbooks.com/books/asimetrik-bazi-seyler-p366313.html
Asimetrik Bazı Şeyler
2.88
Doksanlı yıllar şiirine ilk kitabı Pervazda (1991) ile yeni bir soluk getiren Serdar Koçak, bizi sadece özgün bir şairle tanıştırmadı, gerek düzyazı metinlerindeki şaşırtıcı üslûbuyla, gerekse çağdaşları arasındaki kesintisiz verimliliğiyle bir şair/yazar olarak edebiyat hayatımızdaki yerini her yeni kitabıyla yeniden tahkim etti. Son 20 yılda yirminin üzerinde yapıta imza atan Koçak'ın şiir ve yazılarında, sadece okurların değil kalem erbâblarının da hayâlhânesini yıkıp yeniden inşâ eden, içeriden gelen ve kendi yolunu kendi imkânlarıyla açan güçlü bir çağrışım tazyiği var. Son kitabı Asimetrik Bazı Şeyler ikisi şiir biri düzyazı metni olmak üzere üç yapıtı barındırıyor.
Asimetrik bazı şeyler, sizi bildiklerinizden, alışkanlıklarınızdan, öğretilerinizden dışarıya, hakiki bir yazarın kendine mahsus duygularla, nesnelerle donattığı, bilerek fay hattı üzerinde kurulmuş bir daireye davet ediyor. Okuma simetrimizi, algı biçimlerimizi ve kelime kadrosunun el ele, aynı yöne doğru yürümeye alıştığı kâğıdın düzenini bozuyor. Burada yeni bir yazı karşılıyor bizleri; yaşayan, soluk alan, ama okudukça yeşeren bir yazı. Bizim dil sistematiği içinde bastırdığımız, üzerini örttüğümüz nice duygu, nice kelimeye binip yeni bir çehreyle yüzümüze, algımıza tutuluyor. Geri dönmenin mümkün olmadığı bu çağda bizleri sözcükler üzerinden eski dünyanın bir hayâl sözlüğüne indiriyor Serdar Koçak. Orada neler mi var? Gün görmemiş arzular, aşkın hiçte saklanışı, görkemli kaybedenler, mecliste kadeh kırdığımız sevgililer, gam var. Orada 'Mountain Chalet'teki Defter'in sayfaları arasında buz tutmuş bir güneş var. Şehirden kaçıp durmadan şiire varan, şiiri hâfızaya oturmuş görüntülerin kökleri arasında arayan bir şair ve onun dünya karşısında yapıp ettikleri var.
Asimetrik bazı şeyler, sizi bildiklerinizden, alışkanlıklarınızdan, öğretilerinizden dışarıya, hakiki bir yazarın kendine mahsus duygularla, nesnelerle donattığı, bilerek fay hattı üzerinde kurulmuş bir daireye davet ediyor. Okuma simetrimizi, algı biçimlerimizi ve kelime kadrosunun el ele, aynı yöne doğru yürümeye alıştığı kâğıdın düzenini bozuyor. Burada yeni bir yazı karşılıyor bizleri; yaşayan, soluk alan, ama okudukça yeşeren bir yazı. Bizim dil sistematiği içinde bastırdığımız, üzerini örttüğümüz nice duygu, nice kelimeye binip yeni bir çehreyle yüzümüze, algımıza tutuluyor. Geri dönmenin mümkün olmadığı bu çağda bizleri sözcükler üzerinden eski dünyanın bir hayâl sözlüğüne indiriyor Serdar Koçak. Orada neler mi var? Gün görmemiş arzular, aşkın hiçte saklanışı, görkemli kaybedenler, mecliste kadeh kırdığımız sevgililer, gam var. Orada 'Mountain Chalet'teki Defter'in sayfaları arasında buz tutmuş bir güneş var. Şehirden kaçıp durmadan şiire varan, şiiri hâfızaya oturmuş görüntülerin kökleri arasında arayan bir şair ve onun dünya karşısında yapıp ettikleri var.
Doksanlı yıllar şiirine ilk kitabı Pervazda (1991) ile yeni bir soluk getiren Serdar Koçak, bizi sadece özgün bir şairle tanıştırmadı, gerek düzyazı metinlerindeki şaşırtıcı üslûbuyla, gerekse çağdaşları arasındaki kesintisiz verimliliğiyle bir şair/yazar olarak edebiyat hayatımızdaki yerini her yeni kitabıyla yeniden tahkim etti. Son 20 yılda yirminin üzerinde yapıta imza atan Koçak'ın şiir ve yazılarında, sadece okurların değil kalem erbâblarının da hayâlhânesini yıkıp yeniden inşâ eden, içeriden gelen ve kendi yolunu kendi imkânlarıyla açan güçlü bir çağrışım tazyiği var. Son kitabı Asimetrik Bazı Şeyler ikisi şiir biri düzyazı metni olmak üzere üç yapıtı barındırıyor.
Asimetrik bazı şeyler, sizi bildiklerinizden, alışkanlıklarınızdan, öğretilerinizden dışarıya, hakiki bir yazarın kendine mahsus duygularla, nesnelerle donattığı, bilerek fay hattı üzerinde kurulmuş bir daireye davet ediyor. Okuma simetrimizi, algı biçimlerimizi ve kelime kadrosunun el ele, aynı yöne doğru yürümeye alıştığı kâğıdın düzenini bozuyor. Burada yeni bir yazı karşılıyor bizleri; yaşayan, soluk alan, ama okudukça yeşeren bir yazı. Bizim dil sistematiği içinde bastırdığımız, üzerini örttüğümüz nice duygu, nice kelimeye binip yeni bir çehreyle yüzümüze, algımıza tutuluyor. Geri dönmenin mümkün olmadığı bu çağda bizleri sözcükler üzerinden eski dünyanın bir hayâl sözlüğüne indiriyor Serdar Koçak. Orada neler mi var? Gün görmemiş arzular, aşkın hiçte saklanışı, görkemli kaybedenler, mecliste kadeh kırdığımız sevgililer, gam var. Orada 'Mountain Chalet'teki Defter'in sayfaları arasında buz tutmuş bir güneş var. Şehirden kaçıp durmadan şiire varan, şiiri hâfızaya oturmuş görüntülerin kökleri arasında arayan bir şair ve onun dünya karşısında yapıp ettikleri var.
Asimetrik bazı şeyler, sizi bildiklerinizden, alışkanlıklarınızdan, öğretilerinizden dışarıya, hakiki bir yazarın kendine mahsus duygularla, nesnelerle donattığı, bilerek fay hattı üzerinde kurulmuş bir daireye davet ediyor. Okuma simetrimizi, algı biçimlerimizi ve kelime kadrosunun el ele, aynı yöne doğru yürümeye alıştığı kâğıdın düzenini bozuyor. Burada yeni bir yazı karşılıyor bizleri; yaşayan, soluk alan, ama okudukça yeşeren bir yazı. Bizim dil sistematiği içinde bastırdığımız, üzerini örttüğümüz nice duygu, nice kelimeye binip yeni bir çehreyle yüzümüze, algımıza tutuluyor. Geri dönmenin mümkün olmadığı bu çağda bizleri sözcükler üzerinden eski dünyanın bir hayâl sözlüğüne indiriyor Serdar Koçak. Orada neler mi var? Gün görmemiş arzular, aşkın hiçte saklanışı, görkemli kaybedenler, mecliste kadeh kırdığımız sevgililer, gam var. Orada 'Mountain Chalet'teki Defter'in sayfaları arasında buz tutmuş bir güneş var. Şehirden kaçıp durmadan şiire varan, şiiri hâfızaya oturmuş görüntülerin kökleri arasında arayan bir şair ve onun dünya karşısında yapıp ettikleri var.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.